İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
Politics | ||||
Siyasal | political agenda i. | siyasi gündem | ||
I believe that the EU has a vital role to play in helping to shape China's economic, social and political agenda. AB'nin Çin'in ekonomik, sosyal ve siyasi gündeminin şekillendirilmesinde hayati bir rol oynadığına inanıyorum. More Sentences |
||||
Siyasal | political agenda i. | siyasi dava | ||
Siyasal | political agenda i. | politik dava |
İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
Politics | ||
Siyasal | political purpose/target/secret agenda i. | dava |